Suç Türleri: Sık Sorulan Sorular
Suç türleri, hukuki düzenlemelerde farklı kategoriler halinde tanımlanmış, toplum düzenini ve bireylerin haklarını korumayı amaçlayan fiil ve davranışlardır. Kanunlar, her suçun unsurlarını, cezalarını ve işlenme şekillerini detaylandırır. Suçun niteliği, failin kastı, mağdurun durumu ve suçun işlendiği şartlar cezanın tayininde esas teşkil etmektedir.
Bir insanın hayatına kasten son verme fiilidir. Türk Ceza Kanunu’nun 81. maddesi kapsamında düzenlenmiş olup, “kasten öldürme suçu” olarak tanımlanır. Failin mağdurun ölüm sonucunu bilerek ve isteyerek gerçekleştirmesi gerekir. Ağırlaştırılmış halleri (nitelikli adam öldürme) ise 82. maddede belirtilmiştir; canavarca hisle işleme, tasarlama gibi unsurlar bu kapsama girer. Eski metinlerde “katl” veya “kasden katl” olarak da anılır.
Adam KaçırmaBir kimsenin rızası hilafına (aksine) olarak alıkonulması veya bir yerden başka bir yere zorla götürülmesidir. Bu fiil, özgürlüğe karşı suçlar kapsamında değerlendirilir. Türk Ceza Kanunu’nun 109. maddesinde yer alır. Failin cebir, tehdit veya hile kullanması gibi vasıtalarla hareket etmesi, suçun oluşması için yeterlidir.
Adil Yargılamayı Etkilemeye TeşebbüsDevam eden bir yargı sürecine müdahale etmeye yönelik her türlü fiil bu kapsamda değerlendirilir. Tanıklara baskı yapmak, delilleri yok etmek, mahkemeyi yanıltmaya çalışmak gibi fiiller bu suçun unsurlarındandır. Türk Ceza Kanunu’nun 288. maddesi gereğince cezai yaptırımı bulunmaktadır.
Ağırlaştırılmış YağmaYağma suçunun nitelikli halleri kapsamında değerlendirilir. Silahla, birden fazla kişiyle birlikte, gece vakti, yol kesmek suretiyle ya da mağdurun direncini kıracak şekilde cebir veya tehdit kullanılarak gerçekleştirilirse ağırlaştırılmış yağma suçu oluşur. Türk Ceza Kanunu’nun 149. maddesi hükmünce düzenlenmiştir.
Ahlaka Aykırı Yayınların YayılmasıToplumun genel ahlak anlayışına aykırı düşen yazı, resim, görüntü veya seslerin üretimi, yayımı ya da satışa sunulmasıdır. Bu fiil, topluma karşı suçlar arasında yer almakta olup özellikle çocuklara yönelik içerik taşıyorsa cezası artırılmaktadır. TCK madde 226’da ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.
Akıl Hastalığına Dayalı Kusur Yetmezliği (Ceza Ehliyetsizliği)Her ne kadar doğrudan bir suç türü olmasa da, bir kimsenin işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamaması, ceza sorumluluğunu (kusur yeteneğini) ortadan kaldırır. Bu durumda kişi hakkında ceza değil, güvenlik tedbiri uygulanır.
Alıkoyma (Hürriyeti Tahdit)Bir kimsenin, rızası olmaksızın belirli bir yerde tutulması ya da hareket özgürlüğünün kısıtlanması fiilidir. Hürriyete karşı işlenen suçlar arasında yer alır. Cebir, tehdit veya hile yoluyla gerçekleştirilmesi hâlinde daha ağır cezai yaptırımları vardır.
Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya TeşebbüsTürkiye Cumhuriyeti Anayasası ile güvence altına alınan demokratik hukuk düzenine karşı cebir ve şiddet kullanarak müdahalede bulunma fiilidir. TCK madde 309’da “Anayasayı ihlal” suçu olarak tanımlanır. Bu suçun işlenmesi, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirir. Darbe girişimi, bu suçun somut örneklerinden biridir.
Ateşli Silahlar ve Patlayıcı Maddelerle İlgili Suçlarİzinsiz silah bulundurma, satma, taşıma veya kullanma fiilleri bu kapsamda değerlendirilir. Kamu güvenliğini tehdit eden ve yüksek risk taşıyan bu tür suçlar, 6136 sayılı Kanun çerçevesinde özel olarak düzenlenmiştir. Patlayıcı madde imal ve ticareti, çok ağır yaptırımlara tabidir.
Avlanma Suçları (Kaçak Avcılık)Yaban hayatını korumak amacıyla belirlenmiş kurallara aykırı şekilde, izinsiz, koruma altında olan hayvanları avlama fiilidir. 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu kapsamında idari para cezaları yanında hapis cezaları da öngörülebilir.
Bankacılık SuçlarıBankacılık faaliyetlerinin usulsüz biçimde yürütülmesi, mevzuata aykırı kredi kullandırılması, yetkisiz bankacılık işlemleri yapılması gibi fiilleri kapsar. 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’na aykırı hareket eden gerçek veya tüzel kişiler hakkında hem adli hem idari yaptırımlar öngörülür. Suçun oluşabilmesi için kast yeterlidir; zarar meydana gelmesi şart değildir.
Basit YaralamaBir kimsenin vücut bütünlüğüne veya sağlığına, hafif nitelikli fiziksel müdahaleyle zarar verilmesidir. Türk Ceza Kanunu’nun 86. maddesinde düzenlenmiştir. Failin fiili, mağdurun basit bir tıbbi müdahaleyle giderilebilecek bir zarar görmesiyle sonuçlanırsa “basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte” değerlendirilir.
Basın Yoluyla HakaretBir kişinin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici nitelikteki ifadelerin yazılı veya görsel medya araçlarıyla kamuya açık şekilde yayımlanmasıdır. Bu suç, hem TCK’nın 125. maddesi hem de Basın Kanunu hükümleri uyarınca değerlendirilebilir. Suçun basın yoluyla işlenmesi, cezada artırıcı niteliktedir.
Belgede Sahtecilik (Resmî veya Özel Belgede)Bir belgeyi, gerçeğe aykırı şekilde düzenleme, değiştirme ya da gerçek bir belgeyi başkalarını aldatacak biçimde kullanma fiilidir. Resmî belgede sahtecilik TCK’nın 204. maddesinde, özel belgede sahtecilik ise 207. maddede yer almaktadır. Bu suçlar, “kamu güvenine karşı suçlar” kategorisinde değerlendirilir.
Bilgisayar (Bilişim) SuçlarıBilişim sistemlerine izinsiz erişim, sistemleri bozma, verileri yok etme, kişisel verilere müdahale gibi fiilleri kapsar. Türk Ceza Kanunu’nun 243 ila 245. maddeleri arasında düzenlenmiştir. “Siber suç” olarak da adlandırılır. Gelişen teknolojiyle birlikte kapsamı genişlemiş ve özel uzmanlık alanı hâline gelmiştir.
Birden Fazla Kişiyle İşlenen Suçlar (İştirak Hâli)Bir suçun birden fazla fail tarafından birlikte işlenmesi hâlidir. Bu durum, suçun “müşterek faillik” veya “yardım eden” gibi farklı iştirak türleriyle gerçekleşebileceğini gösterir. Ceza miktarı, iştirak biçimine göre farklılık gösterir. Bu hâl, TCK’nın genel hükümlerinde (m. 37-39) düzenlenmiştir.
Bir Kimseyi İntihara YönlendirmeBir kişiyi intihara teşvik eden, ikna eden, yardım eden ya da intihar etmesini kolaylaştıran kimselerin ceza sorumluluğu doğar. TCK madde 84 kapsamında düzenlenen bu suç, insan hayatına karşı işlenen ağır suçlar arasındadır. Fiilin sonucunda intihar gerçekleşirse ceza oranı artar.
Bir Suçu Bildirmeme (Suçu Yetkili Makamlara Bildirmemek)İşlenmekte olan ya da işlenmiş olan bir suçu öğrenmesine rağmen, yetkili makamlara zamanında bildirmeyen kişilerin işlediği suçtur. TCK madde 278’de düzenlenmiştir. Kamu görevlilerinin bu konuda daha ağır sorumlulukları bulunmaktadır.
Boşanma Sürecinde Eşe Karşı İşlenen SuçlarBoşanma davası sürecinde eşe karşı tehdit, hakaret, mala zarar verme, kişisel verileri izinsiz ifşa gibi fiiller, hem medeni hem ceza hukuku açısından değerlendirilir. Bu suçlar, bazen “aile içi şiddet” kapsamına girer ve mağdur lehine koruyucu tedbirler alınmasını gerektirir.
Bozma Suçu (Yıkma, Tahrip)Kamuya veya kişiye ait bir eşya, yapı ya da tesisin, kasten bozulması, yıkılması ya da çalışamaz hâle getirilmesi suçunu ifade eder. TCK madde 152 ve devamında, mala zarar verme kapsamında düzenlenmiştir. Özellikle enerji nakil hatları, kamu altyapısı gibi stratejik yapılar söz konusuysa ceza artırılmaktadır.
Bulaşıcı Hastalıklara İlişkin Tedbirlere AykırılıkBulaşıcı hastalıkların yayılmasını önlemek için alınan yasal tedbirlere uymamak suretiyle kamu sağlığını tehlikeye atmak suç teşkil eder. TCK madde 195’e göre, karantina ihlali, maske takmamak, izolasyon kurallarına uymamak gibi fiiller bu kapsama girer.
Bulundurulması Yasak Maddelerin Elde EdilmesiSilah, patlayıcı, uyuşturucu ya da diğer yasaklı maddelerin yetkisiz şekilde bulundurulması, imal edilmesi veya nakledilmesi suçtur. Bu fiiller, TCK dışında özel kanunlarla da düzenlenmiş olabilir (örneğin 6136 sayılı Kanun veya 2313 sayılı Uyuşturucu Maddeler Kanunu).
Cebir (Cebir Suçu)Bir kimseyi, iradesi dışında bir fiili yapmaya, yapmamaya ya da katlanmaya zorlamak amacıyla fiziki güç kullanılmasıdır. TCK’nın 108. maddesinde “cebir” suçu olarak tanımlanmıştır. Failin mağdurun direncini kıracak şekilde zorlayıcı hareketlerde bulunması gerekir. Genellikle tehdit ve hürriyeti tahdit suçlarıyla birlikte değerlendirilir.
Cebir ve Şiddet Kullanarak Kamu Görevlisine DirenmeGörevini yapan bir kamu görevlisine karşı cebir veya tehdit kullanmak suretiyle direnilmesidir. Türk Ceza Kanunu’nun 265. maddesi uyarınca cezalandırılır. Görevi engelleme, hakaret veya tehditle birlikte işlenirse ceza artırılır. Bu suç kamu düzenine karşı işlenen fiiller arasında yer alır.
Çocuk Düşürtme (Düşük Yaptırma)Gebeliğin, rızaya dayalı veya dayanmayan şekilde, hukuka aykırı olarak sonlandırılmasıdır. Türk Ceza Kanunu’nun 99. maddesi bu suçu düzenler. Kadının rızasıyla bile olsa kanunda belirtilen yasal süre dışında yapılan müdahaleler suç teşkil eder. Rızası olmaksızın yapılan düşük ise daha ağır cezayı gerektirir. Eski metinlerde bu fiile "izinsiz iskat-ı cenin" denilmiştir.
Çocuk Kaçırma ve AlıkoymaVelayet hakkı olmayan kişilerce küçük yaştaki çocuğun kaçırılması veya alıkonulmasıdır. Bu suç, 234. madde kapsamında düzenlenmiştir. Velayet hakkı anne veya babada olsa dahi mahkeme kararına aykırı hareket edilirse suç oluşabilir.
Çocukların Cinsel İstismarıOn sekiz yaşından küçük bireylerin cinsel amaçla istismar edilmesi fiilidir. Türk Ceza Kanunu’nun 103. maddesinde düzenlenmiş olup ağır cezalara tabidir. Rızanın varlığı dikkate alınmaz; failin yaşına, mağdurun yaşıyla olan farkına ve fiilin niteliğine göre ceza artırılır. Suçun nitelikli halleri (örneğin birden fazla kişiyle işlenmesi, kamu görevlisi tarafından işlenmesi vb.) ayrıca değerlendirilir.
Çocukların Suça SürüklenmesiDoğrudan bir suç türü olmasa da, ceza sorumluluğu bulunan çocukların suça yönlendirilmesi ya da suç işlemesinin kolaylaştırılması, ceza hukukunda ayrıca değerlendirilir. Türk hukukunda 12 yaşından küçük çocukların ceza sorumluluğu bulunmaz. 12-18 yaş arası ise yaş gruplarına göre farklı ceza ve güvenlik tedbirleri uygulanır.
Çocuğun Kaçırılması ve Ana-Babaya Karşı SuçÇocuğun bir ebeveynden izinsiz olarak alınması veya kaçırılması, bazen sadece medeni hukuk açısından değil, ceza hukuku kapsamında da suç oluşturur. Özellikle boşanma sonrası velayet hakkı anne veya babada olmayan kişi tarafından gerçekleştirilen fiiller, cezai yaptırımı gerektirir.
Çıkar Amaçlı Suç Örgütü Kurma ve YönetmeKar amacı güden, yasa dışı yollarla menfaat sağlamayı hedefleyen organize yapılar oluşturarak sistemli biçimde suç işlenmesi durumudur. TCK’nın 220. maddesi uyarınca, örgüt kurucuları, yöneticileri ve üyeleri ayrı ayrı cezalandırılır. “Mafya tipi yapılanmalar” bu suç tipinin en bilinen örneklerindendir.
Çok Eşlilik (Resmî Nikâh Dışı Evlilik – Müşterek Hayat Kurma)Medeni Kanun'a göre tek eşlilik esastır. Evli bir kişinin başka biriyle evlilik dışı birlikte yaşaması veya ikinci bir evlilik yapması, ceza hukukunda doğrudan bir suç teşkil etmese de “resmî nikâhsız evlilik görüntüsü vermek” gibi durumlar, bazı özel hallerde cezai yaptırımlarla karşılaşabilir. Eski hukukta “taaddüd-ü zevcat” olarak geçer.
Çevrenin Kasten KirletilmesiDoğal çevrenin, insan sağlığına zarar verecek veya ekosistemi bozacak biçimde kasten kirletilmesi suçtur. TCK madde 181-182 arasında düzenlenmiştir. Atık maddelerin toprağa, suya veya havaya boşaltılması gibi eylemler bu kapsama girer. Cezada failin kastı, zararın büyüklüğü ve mağdurun kim olduğu önem taşır.
Darbedilme (Basit veya Nitelikli Yaralama)Bir kişinin bedensel bütünlüğüne zarar verecek şekilde fiziksel saldırıya maruz kalmasıdır. Basit darp eylemi, TCK’nın 86. maddesi kapsamında "kasten yaralama" olarak değerlendirilir. Fiilin sonucunda kemik kırığı, sürekli hastalık veya duyu kaybı meydana gelmişse, suç nitelikli hâl alır ve ceza artar. Eski metinlerde "cerh ve darb" olarak da geçer.
Darbecilik (Anayasayı İhlal – Hükümete Karşı Suç)Cebir ve şiddet kullanarak anayasal düzeni, hükümeti veya yasama organını ortadan kaldırmaya yönelik fiillerdir. Türk Ceza Kanunu’nun 309, 311 ve 312. maddelerinde “Anayasayı ihlal”, “Yasama organına karşı suç” ve “Hükümete karşı suç” başlıkları altında düzenlenmiştir. Bu suçlar, vatana ihanet derecesinde kabul edilir ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.
Delil Karartma (Suç Delillerini Yok Etme veya Değiştirme)İşlenmiş bir suçun ortaya çıkmasını önlemek amacıyla delillerin gizlenmesi, yok edilmesi veya değiştirilmesidir. TCK madde 281’e göre, suçla doğrudan ilgisi olmayan kişilerin bile delilleri gizlemesi hâlinde sorumluluğu doğar. Yargılamanın selameti açısından son derece ağır sonuçlar doğurabilir.
Denetimli Serbestlik Kurallarına AykırılıkMahkemece hükmedilen denetimli serbestlik tedbirlerine uymamak, yükümlülükleri yerine getirmemek hukuki sonuç doğurur. Suç sayılmasa da, ceza infazı bakımından kişinin yeniden cezaevine alınmasına sebebiyet verebilir. Bu durum, İnfaz Hâkimliği tarafından değerlendirilir.
Deniz Haydutluğu (Modern Korsanlık)Uluslararası sularda, gemilere veya deniz taşıtlarına yönelik silahlı saldırılar ve yağma fiilleridir. Türk hukukunda doğrudan tanımlanmış olmasa da, TCK kapsamında yağma, adam kaçırma, mala zarar verme gibi çeşitli suçların birleşimi olarak değerlendirilir. Uluslararası Ceza Hukuku’nda "piracy" olarak adlandırılır ve evrensel yargılama yetkisi kapsamında kovuşturulabilir.
Deprem Sonrası Yıkımda Kusurluluk (İmar Kirliliğine Neden Olma – Taksirle Ölüme Sebebiyet)Deprem, sel gibi doğal afetlerde yıkılan yapıların, mühendislik hataları veya mevzuata aykırı inşa edilmesi nedeniyle ölümlere ya da yaralanmalara yol açması durumudur. Bu hâlde yapı sahibi, müteahhit veya denetim görevlileri hakkında “taksirle ölüme veya yaralanmaya sebebiyet verme” (TCK 85) ve “imar kirliliğine neden olma” (TCK 184) suçlarından dava açılabilir.
Devlet Güvenliğine Karşı SuçlarTürkiye Cumhuriyeti’nin anayasal düzenine, dış güvenliğine veya istihbarat sistemine yönelik casusluk, sabotaj, vatana ihanet gibi suçlardır. Bu tür suçlar genellikle TCK’nın 302–339. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Devletin sırlarını açıklama, düşman devlete yardım etme gibi fiiller bu kapsamdadır.
Devlet Sırlarına Karşı Suçlar ve CasuslukKamu görevi veya özel konum nedeniyle öğrenilen, devlet güvenliğini ilgilendiren bilgilerin yetkisiz kişilerle paylaşılması veya düşman devlet lehine kullanılmasıdır. TCK’nın 326-339. maddeleri arasında yer alır. Bu fiiller hem iç hukukta hem de uluslararası hukukta ağır suçlar arasında değerlendirilir.
Dilencilikten Gelir Sağlamak (Organize Dilencilik)Kamu düzenini bozacak şekilde kişileri dilendirmek, özellikle çocukları ya da engellileri bu amaçla kullanmak, suç teşkil eder. Türk Ceza Kanunu’nda doğrudan suç olarak tanımlanmasa da, Kabahatler Kanunu kapsamında cezai yaptırıma tabidir. Eğer sistematik ve zorlayıcı şekilde yapılırsa "insan ticareti" kapsamına dahi girebilir.
Dini Değerleri Alenen AşağılamaBir kimsenin benimsediği dini değerlerin aleni şekilde aşağılanması, toplumsal barışı ve bireyin inanç özgürlüğünü tehdit edebilir. TCK madde 216/3’e göre cezai yaptırımı olan bir fiildir. Suçun oluşması için kamu düzenini bozacak nitelikte olması aranır.
Dolandırıcılık (Hileli Aldatma)Bir kimseyi kandırmak suretiyle, onun veya başkasının malvarlığından haksız menfaat elde edilmesidir. TCK madde 157-158 arasında yer alır. “Basit dolandırıcılık”ta sıradan bir hile yeterliyken, “nitelikli dolandırıcılık”ta failin kamu görevlisi olması, dini duyguları kullanması gibi ağırlaştırıcı sebepler mevcuttur. Eski metinlerde bu suç “mugalata ile iktisap” olarak geçebilir.
Dövizle İlgili Suçlar (Finansal Piyasalara Müdahale)Türk Lirası’nın değerini düşürmek, döviz spekülasyonlarıyla kamu zararına yol açmak veya yetkisiz döviz işlemleri yapmak gibi fiiller; Sermaye Piyasası Kanunu ve 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun kapsamında değerlendirilebilir.
Düşmanla İşbirliği Yapmak (Vatana İhanet)Bir savaş hâlinde veya siyasi kriz döneminde, düşman devlete bilgi vermek, yardımda bulunmak veya iç düzeni bozacak faaliyetlerde bulunmaktır. Bu suç, anayasal düzeni tehdit eden en ağır suçlardan biridir ve ağırlaştırılmış müebbet hapis ile cezalandırılır.
Emanete Hıyanet (Güveni Kötüye Kullanma)
Bir kimseye, belli bir maksatla teslim edilen malın, sahibinin iradesine aykırı şekilde kullanılması veya iade edilmemesidir. Türk Ceza Kanunu’nun 155. maddesinde "güveni kötüye kullanma" olarak düzenlenmiştir. Bu suç, taraflar arasındaki güven ilişkisinin ihlaliyle oluşur. Failin, malı yalnızca zilyet olarak değil, bir hukukî ilişki çerçevesinde teslim almış olması gerekir.
Eğitim ve Öğretim Hakkının Engellenmesi
Bir kişinin okula gitmesini, öğrenim görmesini veya eğitim kurumlarının faaliyetlerini zorla ya da tehdit yoluyla engellemek suçtur. TCK madde 112’de yer alır. Bu suç, bireyin anayasal bir hakkını ihlal ettiği için ağır sonuçlar doğurabilir. Kamu görevlileri tarafından işlenmesi hâlinde ceza artırılır.
Evrakta Sahtecilik (Resmî veya Özel Belgede Sahtecilik)
Resmî belgelerin, özel evrakların veya hukuki sonuç doğuran belgelerin sahte olarak düzenlenmesi, değiştirilmesi veya gerçek dışı belge kullanılması suç teşkil eder. TCK 204 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Resmî belgede sahtecilik, kamu güvenliğine karşı işlenmiş bir suç sayıldığı için daha ağır ceza öngörülür.
Evliliğe Engel Hali Bulunduğunu Bilerek Evlenme
Mevzuata göre evlenmesi yasak olan (örneğin mevcut evliliği süren) bir kişinin, bu durumu bilerek yeni bir evlilik yapmasıdır. Türk Medeni Kanunu ve TCK’nın 230. maddesi kapsamında değerlendirilir. Resmî nikâh memuru önünde yapılan bu tür evlenmeler iptal edilebildiği gibi ceza sorumluluğu da doğurur.
Evlilik Dışında Doğan Çocuğu Tanımama (Nesep Hakkını Engelleme)
Bir çocuğun, biyolojik babası tarafından tanınmaması veya nesep bağının kurulmasına engel olunması, Türk Medeni Kanunu’na aykırıdır. Her ne kadar doğrudan ceza hukukunun alanına girmese de, mahkeme kararına rağmen çocuğun tanınmaması hâlinde velayet, nafaka ve miras gibi alanlarda hak kaybı oluşabilir.
Eylemli Boşanma Tehdidiyle Zorlama (Aile İçi Baskı Suçları)
Aile bireylerinden birinin, diğerine sürekli boşanma tehdidi, maddi baskı veya manevi şiddet yoluyla hayatı dar etmesi hâli, doğrudan bir suç başlığı olmasa da “şiddetli geçimsizlik”, “psikolojik baskı”, “hürriyeti tahdit” gibi suçların alt unsuru sayılabilir. Bu hâller aile mahkemeleri ile ceza mahkemeleri arasında bağlantı kurularak değerlendirilir.
Ekonomik Suçlar (Kamu Zararına Neden Olma)
Haksız vergi iadesi almak, ihaleye fesat karıştırmak, zimmet ve irtikap gibi kamu malına zarar veren fiiller ekonomik suçlar arasında yer alır. Bu tür suçlar TCK’nın malvarlığına karşı suçlar ve kamu idaresinin güvenliğine karşı suçlar başlıklarında yer alır. Suçun kamu görevlisi tarafından işlenmesi hâlinde ceza artırılır.
El Koyma ve Zorla Alma (Zilyetliğe Müdahale)
Bir malın, sahibi veya zilyedi rızası dışında, zorla alınması veya el konulmasıdır. Bu fiil, gasp (yağma) ya da mala zarar verme suçları ile iç içe geçebilir. TCK 150 ve devamı maddeleri bu konuda hüküm içermektedir.
Elektronik Cihazlarla Yapılan Dolandırıcılık (Bilişim Yoluyla Nitelikli Dolandırıcılık)
İnternet, mobil uygulamalar veya elektronik sistemler kullanılarak kişilerin kandırılması suretiyle malvarlığına zarar verilmesi hâlidir. Bu tür dolandırıcılıklar, TCK 158 kapsamında “nitelikli dolandırıcılık” sayılır ve cezası daha yüksektir. Özellikle banka veya kamu kurumlarının adını kullanarak yapılan eylemler ağırlaştırılmış ceza gerektirir.
Eser Sahipliği Hakkının İhlali (Fikir ve Sanat Eserlerine Karşı Suçlar)
Bir eserin sahibinin izni olmadan çoğaltılması, değiştirilmesi, kamuya sunulması veya isminin kullanılmaması suçtur. 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında cezai yaptırımı vardır. Bu fiiller, hem maddi hem manevi tazminat gerektirebilir.
Etkin Pişmanlık Hükmünden Yararlandığı Hâlde Suçu Tekrarlamak
Ceza indirimi amacıyla "etkin pişmanlık" beyanında bulunup daha sonra aynı veya benzer bir suçu tekrar işlemek, hem ceza artırımı nedeni olur hem de pişmanlıktan yararlanmayı geçersiz kılar. Bu hâl, özellikle örgütlü suçlarda sıkça karşılaşılır.