ŞANTAJ SUÇU
Şantaj suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 107. maddesinde düzenlenmiştir. Yasa hükmüne göre, hakkı olan veya yükümlü olduğu bir şeyi yapacağından veya yapmayacağından bahisle, bir kimseyi kanuna aykırı veya yükümlü olmadığı bir şeyi yapmaya veya yapmamaya ya da haksız çıkar sağlamaya zorlayan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılacağına hükmedilmiştir.
Maddenin ikinci fıkrası uyarınca, kendisine veya başkasına yarar sağlamak maksadıyla bir kişinin şeref veya saygınlığına zarar verecek nitelikteki hususların açıklanacağı veya isnat edileceği tehdidinde bulunulması halinde de birinci fıkraya göre cezaya hükmolunacaktır.
Şantaj suçu, takibi şikayete bağlı olan suçlar dışında olduğundan, bu suç bağlamında uzlaştırma hükümleri uygulanmayacaktır. Daha açık bir dille ifade edilirse, mağdurun şikayetini çekmesi şantaj suçundan kaynaklı soruşturmayı kapatmayacaktır ve bu dosyada bir uzlaştırmacı görevlendirilemeyecektir. Savcılıklarca re’sen soruşturma da başlatılabileceği gibi, şikayet çekilse de soruşturma ve kovuşturma sürecektir.
Bu suçun çoğu zaman tehdit suçuyla birlikte işlendiği de görülmektedir ve bazı durumlarda tehdit fiiliyle karıştırılmaktadır. Tehdit suçlarında korkutma unsuru ön plandayken, şantaj suçunda haksız çıkar sağlama ön plandadır. Bu iki suçu ayıran kriter haksız çıkar sağlama durumudur.
Günümüzde kitle iletişim araçlarının yaygınlaşmasıyla, bu suçun instagram, facebook, twitter gibi sosyal medya siteleri üzerinden, whatsapp gibi mesajlaşma uygulamaları aracılığıyla da yaygın şekilde işlendiği görülmektedir. Bazı durumlarda, kişilerin fotoğrafları, videoları izinsiz şekilde ele geçirilerek şantaj yapılmaktadır. Bu gibi durumlarda şantaj suçuyla birlikte Türk Ceza Kanunu m. 135’te tanımlanan “Kişisel verilerin kaydedilmesi” ve m. 136’da tanımlanan “Kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme” suçları da işlenmektedir.
Şantaj suçunun mağdurları sıkça şu durumu yaşamaktadır: Bir defa şantaja boyun eğildiğinde, ardından sürekli taleplerin geldiği görülmektedir. Şantaj suçunun faili çoğu zaman zincirleme şekilde fiillerini sürdürmektedir. Talepler karşılandıkça daima daha fazla talepte bulunulmakta, bu durum mağdurlarda maddi ve manevi yıkıma neden olabilmektedir. Bu nedenle, mağdurların profesyonel bir yardımla suç duyurusunda bulunarak soruşturmanın ivedilikle açılmasını sağlamakta hukuki faydaları vardır.
Şantaj suçunun faili açısından ise maddi vakıada indirim sebeplerinin mevcudiyeti halinde gerekli indirimin yapılması, suçun tüm unsurlarının olayda oluşup oluşmadığı, bir fiilin hatalı bir değerlendirmeyle şantaj kapsamına sokulup sokulmadığı, lehe olan hükümlerin uygulanması, soruşturma, kovuşturma ve istinaf sürecinin takibinde profesyonel hukuki hizmet almalarında hukuki faydaları mevcuttur.